Aleviler, hâlâ kendi örgütleri içinde örgütsüz bir şekilde yaşamaya devam ediyor.
Müslüm Aktar
Biz bekleyemedik. Hem Frankfurt Hessische Rundfunk hem de Mainz ZDF Haber sitelerinin önünde, Güney Amerika’dan, Alman sivil toplum kuruluşlarından ve kendi kurumlarımızla birlikte mazlumların sesi olmaya çalıştık.
“Yetiş ya Ali, ya Hızır” demenin bile bir faydası ve anlamının kalmadığı zamanlardan geçiyoruz.
Maalesef Aleviler, hâlâ kendi örgütleri içinde örgütsüz bir şekilde yaşamaya devam ediyor. Alevi örgütlerinin en örgütlü tepkileri, katliamların anmalarını düzenlemekten ibaret olmamalı. Yani en iyi çalışmalarımız öldürülenlerimizin ardından gözyaşı dökmek ve öfke duymak eylemi iyi örgütlenme olmamalı.
Bilinmelidir ki, İngilizcedeki “garson” ve Fransızcadaki “hizmetçi” kelimelerinin kökeninde “BEKLEME” kavramı vardır.
Ve Alevi katliamları sürecinde Alevi Örgütleri Türkiye’de ve Avrupa’da “BEKLEME” modunda kalmaya devam etmemeli. sadece beklemek insanıa Demek ki Aleviler, kendi özgür reflekslerine değil, başkalarının işaretlerine tabi olmuşlar
Hayat bize çok şey öğretiyor. Hani derler ya, “Durgun su çürür.”
Suyun çürümesini önlemenin yolu, yeni akış kanalları yaratmaktan ve yeni kapılar açmaktan geçiyor. Biz bekleyemedik. Hem Frankfurt Hessische Rundfunk hem de Mainz ZDF Haber sitelerinin önünde, Güney Amerika’dan, Alman sivil toplum kuruluşlarından ve kendi kurumlarımızla birlikte mazlumların sesi olmaya çalıştık.
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler
