Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

Kadın hakları ve kadın mücadelesi

Beyhan İpek

İnsanlığın bilinen tarihi avcı toplayıcı dönemden kadın Anaerkil olarak tanrı ve yönetendir.

Bu nedenledirki erkek egemenlik [ataerkil] dönem başlangıcından günümüze tanrılarda giderek erkekleşmiş, yönetici iktidar sahipleride buna göre erkek egemen cinsiyetci kimlikle gelişmişlerdir.

Anadolu Mezopotamyada bilinen en eski kadim uygarlıklara ait arkeolojik kalıtlar, çözümlenmiş tarih ve hikayeler erkek egemen anlayışla birlikte egemenlik alanları güç ve iktidar alanları devletler oluşmuş, tanrılar arasındaki güç gösterileri akabinde savașlar belirgin olarak ortaya çıkmıştır.

Çok tanrılı dinler doğacı paganist inançlarda tanrılarda  genel olarakta erkek adları ifade bulmaya başlanmıştır.

Semavi dinlerinde bunu tek ve erkek tanrılara çevirmesi kolaylaşmıştır.

Semavi dinlerin tanrısı erkektir.

Yöneticileri erkek egemendir.

Bu süreçlerin tümünde kadın eșitliği  yoktur.!

Kadın kimliği Meta olarak algılanmaya başlanmış köleci sömürgeci erkek egemen sistem kurumlaşmıştır.

Bu sistem içinde Kadın yönetici olsa bile erkek egemenlerin cinsiyetci kimliğine uygun olarak davranışlar göstermiştir.

Kadın olamamış, olmamıştır.

Günümüzde kadın hala 2.cil rolde ve hala meta olarak bir çok alanda sömrülmektedir.

Son iki yüzyıl içindeki gelişmeler  kadın hak ve özgürlüklerinin mücadele olarak bilince çıkartılması süreci  henüz başarıya ulaşamamıştır.

Bu başarının tanımlanması için ancak  tüm cinsiyetci yaklaşımların ortadan kalkması ile mümkün olabilecektir.

Bu anlamda bilinen dünyanın hiçbir köşesinde lokal olarak bile böylesine bir sonuç maalesef yoktur.

Kadın sorunu, sömrü ,öteki, zayıf ve mazlumların sorunlarınında en önemli bir parçasıdır.

Savaşlarda sömrüde,istismarda zulmün türevlerinde her yönü ile kadınların  en ağır bedel ödediği açıktır.

Alevilerdede kadın maalesef 2.cil olarak sistemin tüm kötülüklerine açık bedeller ödemekte söylem ve ilkeleri ile çelişen bir çok davranışlara maruz kalmaktadır.

Bir “nazar”da bakmak fiilen yoktur.

Alevi kadın bilincinin yanılsaması olarak sunulan “CAN” ifadesi anlamını çoktan yitirmiştir.

“CAN” artık erkekleşmiştir.

“CAN “nın gerçek anlamını bulması içinde tüm cinsiyetçi erkek egemen sömrücü anlayışn davranışların bitmesi bunun bilinçlere davranışlara yerleşmesi gereklidir.

Bu temelde Alevi kadın kendi alanında elbetteki tüm alanlardan bu hakların özgürlüklerin kazanımı bu bilincin gelişmesi için mücadele içindeki yerinde olmalıdır.

Alevi kadın hareketi henüz çok prematüre davranışlar içindedir.

Alevi kadın hareketi gibi inanç temelli kadın hareketleri, kadın hakları mücadelesine farklı bir perspektif katarak, hem inançsal hem de toplumsal eşitlik, cinsiyet eşitliği ilkelerini bir araya getirecek mücadele bilincine sahip ilkeler perspektivler varlığını ortaya koymalıdır.

Kadın hareketinin temel ilkeleri, Alevi kadın hareketinin özgün yaklaşımları, kadınların çalışma hayatındaki sorunları, eşit işe eşit ücret talepleri, kadın cinayetlerine karşı duruş ve özgürlük hareketleri arasındaki önemi ele alınacaktır.

Kadın Hareketi ve Kadın Hakları Mücadelesi

Kadın hareketi, 19. yüzyıldan itibaren özellikle Batı’da ortaya çıkan ve kadınların oy hakkı, eğitim hakkı, çalışma hakkı gibi temel haklarını elde etme mücadelesiyle şekillenmiştir.

Kadim evrensel değerleri ile Alevilik Kadın Ana merkezli diğer bir çok inançlardan kültür ve semavi dinlere karşın bilinen tarihi ile en az bin yıllık bir süreçten geldiği bir çok örnek ve pratikleri ile bilinmektedir.

Keza MA Ana  tanrıça dan  KİBELE’ye Anadoludan Mezopotamyaya  binlerce yıllık tarihin  günümüze belirgin şekilde izleri ortadadır.

Bu hafıza yok sayılmadan Alevi kadın bilinci yükselerek mücadeledeki rolünü,kimliğini önemini kavramalıdır.

Anadoluda günümüz Türkiyesinde ise kadın hareketi, Osmanlı’nın son dönemlerinde başlamış ve Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte önemli kazanımlar elde etmiştir.

Ama bu sürecin başında günümüze çok fazla ilerleme kaydetmemiş günümüzde ülkedeki gerileme sürmektedir.

Kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, şiddet, cinsel taciz, iş hayatında ayrımcılık gibi sorunlarla karşı karşıyadır.

Alevilikte kadın ve erkek eşitliği inancı, bu hareketin temelini oluşturur. Bu önemli bir hak ve önermenin mutlaka yaşam bulması gereklidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir