Denizlerin yaktığı meşale bugün Türkiye’de ve Kürdistan’ın dört bir yanında dalga dalga yayılıyor
DEP Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan 6 Mayıs 1972 tarihinde idam edilen devrimci önderler Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın anmasına katıldı. Karşıyaka Mezarlığında yapılan anma etkinliğine DEP Parti Eş Genel Başkanları, vekilleri, MYK üyeleri ve yöneticilerinin birlikte katıldıkları anmada kısa birer konuşma yapan Hatimoğulları ve Bakırhan, Denizlerin mücadelesinin DEM Parti tarafından sürdürüldüğünü ifade ettiler
Hatimoğulları, şunları söyledi:
Denizlerin arkadaşlarıyla birlikte darağacında katledilmelerinin üzerinden 52 yıl geçti. Ama Denizler asla unutulmadı. O kalemleri kıran o faşist güçler ve yargının şu an esamesi okunmuyor. Türkiye’de Behice Boranlardan, Dr. Hikmet Kıvılcımlılardan, Kaypakkayalardan, Mahirlerden, Mazlumlardan, Sakinelerden, Sêvêlerden bugüne kadar bize bırakmış oldukları devrimci sosyalist ve yurtsever mücadeleyi bizler onlara layık olacak şekilde yürütmek için mücadelemizi sürdürüyoruz. Şair der ki; “dün nasılsa bugün de öyle, öldürülür taşıyanlar ışığı, başkaları alır onların yerini, ama dokunamaz hiç kimse ışığa”. Onların kalemlerini kırdılar ama ışığa dokunamadılar, devrimci mücadeleye dokunamadılar. Halkın barışını ve kardeşliğini isteyenlere dokunamadılar. O ışık şu anda Kürt halkının yüreğinde, Türkiye’deki işçi ve emekçilerin yüreğinde şu anda mezarları başında andığımız yoldaşlarımızın yolunda pırıl pırıl ilerlemektedir. Bizler Denizlerin ifade ettiği gibi Kürt ve Türk halklarının kardeşliği için, bizler bu ülkede ezilenler ve sömürülenler için, açlık ve yoksullukla pençeleşen işçiler, emekçiler ve yoksullar için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Tıpkı Denizlerin bıraktığı miras gibi emperyalistlere karşı halkların barışını sonuna kadar savunacağız. Bir kez daha Denizleri anıyoruz, onları asla unutmayacağız, unutturmayacağız. Yaşasın devrimci örgütlü ve yurtsever mücadelemiz.
Bakırhan şunları söyledi:
Silav û hurmetên xwe ji we re pêşkêş dikim. Têkoşîna Deniz, Yusuf û Huseyin li çar parçeyên Kurdistanê û Tirkiyeyê berdewam dike. Wan rêya me vekirin em ê di vê rêyê de bimeşin, em ê bi ser bikevin. Gelê Kurd, karkerên Kurd û Tirk dê ala wan bilind bikin heya serkeftinê. Em wan bi bîr tînin, bejna xwe li ber wan ditewînin. Em ê di rêya wan de bimeşin. Em ê di yekîtiyeke û têkoşîneke mezin de bi ser bikevin.
Hepinizi selamlıyorum. Deniz’in, Yusuf’un, Hüseyin’in yaktığı meşale bugün Türkiye’de ve Kürdistan’ın dört bir yanında dalga dalga yayılıyor. Mücadelemizi aydınlatıyorlar, yolumuzu açıyorlar. Onları saygıyla selamlıyoruz. Emin olsunlar ki Deniz, Yusuf ve Hüseyinlerin mücadelesi başarıya ulaşıncaya kadar devam edecektir. Van direnişinde olduğu gibi, Amed’te olduğu gibi, İstanbul’da, İzmit’te, İzmir’de olduğu gibi direnen, özgürlüğüne, eşitliğine ve haklarına sahip çıkan emekçilerin mücadelesinde yaşayacaklardır. Biz bu mücadeleyi başarıya ulaştıracağımıza eminiz, inanıyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz. Hep birlikte bu mücadeleyi başarıya ulaştıracağımıza olan inançla tekrar Deniz, Hüseyin ve Yusuf’un şahsında bugüne kadar devrim ve demokrasi mücadelesinde hayatını yitirmiş bütün insanlarımızı saygıyla selamlıyoruz ve mücadelelerini sürdürüyoruz.
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler