Bir güzel İnsan
⌈Necati Şahin ⌉
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
(Bu umutlu birliğin taşlarını döşeyen ustalarından Selahattin Demirtaş için üç yıl önceki yazım)
*
SELAHATTİN DEMİRTAŞ :
Bir Güzel İnsan…
SELAHATTİN DEMİRTAŞ …
Politikacıdır…
Ama “politikacı” gibi politikacı değildir…
Nutuk atmaz, anlatır…
Bağırmaz, konuşur…
Uzun uzun, çok uzun konuşmaz…
Tane tane
öze indirir sözü…
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
Başkandır..
Ama “Başkan” gibi
başkan değildir…
Emir vermiyor…
Parmak sallamıyor…
Tehtid etmiyor…
Görevden almıyor…
Başkan gibi yürümüyor kürsüye…
Başkan gibi durmuyor kürsüde…
SELAHATTİN DEMİRTAŞ …
Solcudur…
Ama bizim gibi “solcu”, bizim gibi demeyeyim de ,
benim gibi solcu değildir…
Mesela
çay bardağını sıkı, sımsıkı tutamaz, bardağı bardak gibi tutar…
Kendisi gibi düşünmeyen, yolunu ayıran yoldaşlarına
‘hain, ajan, polis, satılmış ” demez mesela…
Eleştirir,
kırıcı olmaz mesala …
Hep ben konuşayım
demez …
Dinler, çok dinler
mesela …
Öyle zart zurt
Özeleştiri istemez, özeleştiri verir…
Mesela…
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
‘Eş’tir…
Ama ” Koca ” gibi değildir..
Yoldaştır…
Eşittir…
Eşinin Eşiti…
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
Babadır…
Ama çoğu “Baba” gibi değildir…
Dövemez…
Sövemez…
Bağıramaz…
Çocuklarına
ve
Çocuklara…
Güleryüzlüdür…
Sevecendir…
“Baba Can”dır..
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
Mapustur…
Ama “Mapus” gibi değildir…
Mapus damındaki duruşu, gülüşü ile Diyarbakır’daki evindedir sanki …
Neşelidir…
Zaten Vikipedi’de de “yaşadığı yer”: Edirne Cezaevi yazıyor.
Sanki gönüllü taşındı Edirne’ye…
Mapustur
ama “mahkum” değildir…
“Rehine” gibidir…
“gibi”sini ‘sigortam’ niyetine yazdım…
Kimi “Donkişot” yazarlar da “Esir” diyor…
Ben demiyorum ,
Çünkü “Don” gitmiş
“Kişot” kalmış bende!
Üstelik,
kimileri
“suçlu” olmasını çok istiyor…
Üstüne üstlük,
üstüne yüklenecek suç bolluğu da vardır ülkemizde…
Durum böyleyse,
SELAHATTİN DEMİRTAŞ da mapussa,
benim de O’nu,
yani “suçluyu” övdüğüm sanılırsa,
suç işlemiş olurum (mu)…
Onun içindir ki,
SELAHATTİN DEMİRTAŞ’ı biraz da yermeliyim…
Yeriyorum!
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
“Bir Beceriksiz İnsan!”
Ne kadar beceriksiz olduğunu da yazmalıyım ki
“Adaletin Terazisi” düz dursun..
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
“beceriksiz” bir siyasetçidir …
Bizim Toplum böyle “beceriksiz”
siyasetçinin ardına takılmaz …
Adam
Cumhurbaşkanı adayı…
SAZ çalmaktan başka şey çalamadığını söylüyor…
Bunu da afiş yapıyor iyi mi…..
İyi, o zaman
Sen bağlama çal kardeşim…
Ozan ol…
Ülkemizde
Ozanlarının
başına neler geldiğini duymadın mı,
görmedin mı?..
Alevi Yoldaşlarına sormadın mı? …
Ülkemizde
Hakka yürüyen Ozanlar “yoksul” yürüdü Hakka …
…
Sağ kalanlar da eee işte
“SAĞ” gibiler…
Yanan yandı!
Yanmayalar “sürünüyor” hala !…
Kendine faydası olmayanın,
“Bu Topluma” faydası olmayacağını bilir,
bizim bu
“Bilinçli Toplum” kardeşim…
Onu çalamazsın,
bunu çalamazsın;
hanın hamamın,
köşkün sarayın olmasın;
toprağın çiftliğin hak getire;
beyliğin ağalığın şıhlığın da yoktur…
Peki ne vereceksin
bu topluma ki,
ardından gelsin kardeşim…?
Bak, Trump’a,
kule kule, turm turm, trump trump gökdelenlerini gören seçmen Başkan yaptı adamı başlarına …
Başımıza da…
“Hile hurdayla,
oy moy çalarak” zar zor 77’lik Dede seçildi bu sefer, ama yine de 70 Milyon oy aldı Trump ya ..
Neyse ‘uluslararası sularda’ fazla yüzmeyelim bu sıra…
Ne diyorduk…
SELAHATTİN DEMİRTAŞ ‘ın
beceriksizliğini ifşa ediyorduk…
Başkanlık Referandumu Zamanı.
SELAHATTİN DEMİRTAŞ
“Seni Başkan yaptırmayacağız!”
diyerek,
TBMM Salı Günlerinin
“en uzun”
konuşmasını yapıyor…
İniyor kürsüden…
Bir de alkış aldı iyi mi…
Eeee,
Dedi de ne oldi…?
Dedim ya, politikacı ama,
“ilm-i siyaseti” bilmiyor…
Gördün işte,
eloğlunu,
“Seni Başkan ‘Ben’ Yaptıracağım”
dedi….
Yaptırdı da…
Ne oldi diyeceksin tabii ?
Daha ne olsun kardeşim!
Sayın DEVLET
Başkan değil ama Devlet…
Devleti de yönetiyor tıkır tıkır …
Daha ne olsun kardeşim !
O’nun “dava” arkadaşı dışırda…
Senin Dava Arkadaşların Senin gibi içerde…
Uydun
üç beş “Marksist”e,
üç beş “Nişantaşı Solcusu”na…
Kardeşim Marx’ın da tuzu kuruydu zaten.
Burjuva çocuğuydu…
Üstelik “Yahudi”ydi de..
Memleketimiz ‘Müslüman Şeyh’ dolu…
Sana ne Kapital’ın ‘Şehyi’nden…
“Seni Biz Başkan Yaptıracağız”
deseydin ya güzel kardeşim …
Hepimiz yaşamıştık…
kimimiz vekil,
kimimiz vali,
kimimiz veli,
kimimiz küçük başkan, kiminiz büyük elçi olmuştuk vallahi …
En kötü ihtimalle müdür olurduk TOKİ’nin bilmem neresine …
En azından “Tok” olurduk Canım Kardeşim…
Kayyım mayım da olmazdı…
Bahçeli de Kılıçdar’ın yanında olurdu…
Oradan sayardı Sana ve Reis’e…
Oturmuş kitap yazıyor
SELAHATTİN DEMİRTAŞ …
Bağlama çaldığı yetmiyor, bir de kitap yazıyor…
Hiç mi ders almadın üstadlardan?
Mesela Nazım’dan …
Mesela
“Kemal”lerden,
Yaşar Kemal,
Orhan Kemal,
Namık Kemal
gibi Kemal’e ermiş Kemal’lerden…
Hepsi yazdı yattı…
Yattı yazdı…
Özendin değil mi?
Yazdın da ne oldi..?
“DEVRAN”ı yazdın…
Sayın Bülent Arınç Bey okudu…
Yandı…
Çünkü saf…
Anlamadı ne demek istediğini…
Bak,
Reis-i Cumhurumuz
okumadı…
Anladı …
“Devran” kelimesinden anladı niyetini …
“Gün gelecek ‘DEVRAN’ dönecek…
Kısa çöp uzun çöpten hakkın alacak ”
dediğini anladı hemencecik …
Eee
Sen zaten içerdesin…
Sana ne yapılabilir ki…
Kabak,
Sayın Bülent Arınç Beyin dertsiz başına patladı…
Adamı
“İçeriden dışarıya” çıkartarak cezalandırdılar…
Bir daha zor görür Sarayı…
Ha Bülent Arınç Bey dedim ya, birşey soracağım, okuyucuya da….
Sayın Devlet Bey,
Sayın Bülent Beyi kovdururken bir sürü saydırdı durdu..
Bir de,
“Nesline mı özeniyorsun…?
Dedi…
Bağırdı …
Yoksa
Sayın Bülent Arınç Bey
gizli Kürt,
gizli Alevi,
gizli Sosyalist,
falan olmasın?
Bir araştırın neslini ya!
Demem o ki,
SELAHATTİN DEMİRTAŞ …
öyle becerisiz ki…
Ne bağa girebildi
üzüm yemeye…
Ne bağcı dövebildi
“mafya” olmaya…
Bağlama çalmaya,
Türkü, Klam, Deyiş
söylemeye devam et o zaman
Bir Güzel İnsan
SELAHATTİN DEMİRTAŞ…
“Gün gelecek ‘Devran’ dönecek…
Kısa çöp uzun çöpten hakkın alacak…” diye…
Güzel çalıyor…
Güzel söylüyor…
Güzel yazıyor…
Umuttur mapus damında
Türkü, Deyiş ve Klam..
ve de…
Kalem….
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler