Londra’da SEMAHA DURAN Bir Kadın Belediye Başkanı: “SUNA BAŞKAN”
⌈Necati Şahin ⌉
Semah ile
Londra – Enfiled Belediye Başkanı Koltuğuna oturan
bir Kadın….
Bir Anabacı….
Bir “Kadıncık Ana” …
SUNA BAŞKAN….
İngiltere Alevi Kültür Merkezi Başkanı İbrahim Has ve Yönetim ile davetine gidiyoruz ..
Kapıda bir siyahi güzel insan karşılıyor bizi.
Mütevazi, abartısız, renkli güzel insanlar etrafta…
Belediye Başkanı Makamı:
Kapıda güleç bir yüz.
Cemal’inde derin bir gizem…
Mütevazi bir fistan içinde, bir Turna…
Boynunda Belediye Başkanı sembolü büyük bir kolye…
Beşibirlik sanki…
Çok yakışmış…
Bir an, ‘Anadolu’da, Maraş’ta bir Alevi evine girdiğimi, kapıda renkli fistanı içinde evsahibi bir Anabacı karşılıyor bizi’, hissi sardı yüreğimi…
Ama,
Maraş olamaz ki burası…
Maraş, Alevilere kanlı, karanlık…
Maraş, Alevilere acı ağıt…
Maraş, Alevilere sürgün, göç..
Kalkmış Göç eylemiş yoksul bir Alevi Ailesi Maraş’tan…
Deniz ötesi bir yaban ülkeye…
Ürkek turnalar…
Londra’ya konmuş…
Mülteci….
Londra…
Dili yaban,
yolu yaban,
geleneği yaban…
“Turnalar” yabancı…
Çok yabancı…
SUNA
10 yaşında
Londra’da Bir yaşında…
Yaşamın başında…
Okulda sessiz…
Sınıfta dilsiz…
SUNA, bu yaman çelişkiye yaban değil…
Yaşamıştı öncesi
aynı film karesi…
Maraş’ta okul..
Okulda sessiz…
Maraş’ta sınıf
Sınıfta dilsiz…
Devlet tek din, tek ırk…
Ders Türk -Sünni
SUNA Kürt- Alevi..
“Zor zanaat okullu olmak, doğduğu toprakta..”
Şimdi İngiltere’de…
Devlet tek din, tek ırk dayatmıyor…
Laik…
Çok dil, çok ırk…
Çok kültürlü…
Renkler dünyası..
Renklerden biri de, Nurhak Dağlarından bir nevruz çiçeği: SUNA
Londra’da aile çalışıyor
Suna okuyor…
Suna okuyor, aile çalışıyor…
SUNA
Üniversite’de…
Fakülte’de…
Bankada..
Toplumda
Derneklerde…
Alevi Cemevi’nde Genel Sekreter…
ve
Londra-Enfield Belediye Başkanı koltuğunda…
Koltuğa,
Ailesinin heybesinde getirdiği kültür ile oturuyor…
Yakılan Cerağı,
Semah dönen Canlar eşliğinde..
SUNA Semaha duruyor… Önce “Turna”…
Sonra Belediye Başkanı…
SUNA Başkan’a
Belediye bir tören daha yapacak bu Pazar…
Nerede..?
Londra Cemevi’nde..
Cem meydanında…
Gülbang, Saz, Söz, Semah eşliğinde…
“İngiltere’de 30 Yıl SEMAHA DURDUK”
diyerek 30.Yılını 9 Aralık’ta Dominion Centre ‘de kutlayacak Kurumunda…
Bir an düşündüm…
Sevgili Yazanım Yaşar Seyman’ın deyimi aklıma geldi:
Alevilerin üç güzeli:
Bağlama-Deyiş-Semah…
Maraş’ta vurulan
Sivas’ta yakılan
Üç Güzelimiz…
Şimdi, Londra’da,
Üç güzelimiz:
Bağlama-Deyiş-Semah eşliğinde,
Nurhak dağlarından uçup gelen bir Turna’ya,
bir Güzelimize
Belediye Başkanlığı töreni yapılacak…
Eyvallah…
Ahh Ülkem…
Ahh benim ‘çirkin çarkın girdabı’ndaki
güzel Ülkem…
Neden,
“Sevelim sevilelim
İşi kolay kılalım” diyemiyoruz;
Neden,
“Adımız miskindir bizim,
Düşmanımız kindir bizim” diyerek Yunusça yaşayamıyoruz…
Neden…?
İngiltere’de SUNA Başkan örneğini Ülkemizde yaşamak, çok mu insanlarımıza…
Devlet mı yıkılır…?
Din mi elden gider…?
Ülke mı bölünür…?
Ne güzel değil mi,
Üç çocuk annesi bir Kadın…
Bir ayağı kendi kültüründe,
Bir ayağı dünyayı dolanıyor…
SUNA Başkan
SEMAH dönüyor Barış’a…
Selam yolluyor İngiltere’den İran’a Afganistan’a, kadın düşmanı tüm coğrafyalarda direnen O Güzel Kadınlara…
Kadın düşmanı o çirkin erkeklere de diyor ki:
“Erkek dişi sorulmaz Muhabbetin dilinde
Hakkın yarattığı her şey yerli yerinde
Bir noksanlık var ise
O da senin görüşlerinde…”
Eyvallah…
Londra’da yapacağımız
Barış Senfonisi Projemizin ne olduğunu soruyor SUNA Başkan…
“BARIŞ SENFONİSİ Projesi Sizsiniz SUNA Başkanım…
İngiltere’de
YOL’un, Göçün, Dillerin, Halkların Sanatın büyüsü ile Muhabbetidir….
Savaşın, şiddetin kol gezdiği günlerde ‘en etkin Barış Gücü Sanattır’ çünkü…
Barış Senfonisi projesinde Aşkın üç büyük Ozanını
Shakespeare-Ahmedi Xani-Fuzuli’yi birlemeyi murad eyledik ” diyorum…
SUNA Başkan’ın,
ışıldayan yüzü, daha da ışıldıyor…
Eyvallah…
Bu yazım,
heybesinde, ulu bir Kültür ile Göç eden, bir Alevi Ailesinin Turnası,
SUNA HURMAN Başkanın vesile olduğu bir lokmadır Sizlere.
Kabul göre…
Ne diyor konar göçer Alevilerin Atasözü:
“Göçümüzü bir katır taşır,
Kültürümüzü kırk katır taşıyamaz… ”
Necati Şahin
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler