YENİ KUŞAK KADROLARI YARATMALIYIZ.

Bu gün Entellektüel seviyenin düştüğü, geriliklerimizin arttığı, dolayısı ile kadro yetiştirmede yetersiz kalındığı, kültürel ve politik üretimde verimsiz olunduğu, genç ve deneyimsiz insanlar açısından tarihsel, kültürel ve siyasal bilgi noksanlığının yaşandığı bir süreçte olduğumuz unutulmamalıdır.

Tüm bu yönlerimizin ortadan kaldırılabilmesi, kendimizi ideolojik ve örgütsel açıdan üretmemiz, kültürel ve felsefi olarak seviyemizi yükseltmemiz, genç ve diri bir kadro kuşağına sahip olmamız ancak eğitime özel bir önem vermemizle mümkündür.

İnancımızı ve tarihimizi yorumlamak ile sınırlı değerlendirmelerin ve salt ezbere dayalı bilgilenme ile yetinen dar bakış açısından kurtulup, aslolanın değişim ve dönüşümün ta kendisi olduğu bilinci ile hareket etmeliyiz. Unutmamamız gereken bir şey var ki o da ,ilim ile gidilmeyen yolun sonu karanlıktır ilkesi hala mücadelemizin temel hareket noktasıdır. Ancak değiştirebilmek için yorumlamak da şarttır. Çünkü bilinmeyen bir şeyin değiştirilmesi düşünülemez. Örneğin gericiliğe karşı mücadele verilecekse, şeriatın ne olduğunu bilmek gerekir. Geleceğimiz için mücadele edeceksek ilk önce tarihimizin bilincinde olmamız gerekir.

Aleviler içinde bulundukları sürecin adını koymalıdır.

Bu bir öğrenme, yaratma, örme sürecidir. Öğrendikçe güçlenecek, örme çabalarımız özgüvenimiz ve katılımımız artacaktır. Bu öğrenme süreci, yeniden eğitildiğimiz-eğittiğimiz bir okul sürecidir. Bu okulun öğrencileri ise tüm örgütlerimizdeki üyelerimizdir. Bu okul büyük oranda kaybettiğimiz ruhsal birlikteliğimizin sağlandığı, örgütsel davranış birlikteliğimizin yakalandığı aynı hat üzerinde yürümeye doğru yol aldığımız emekle işlenmiş bir okul olacaktır.

Başaracağız.