Zini İnisiyatifi: ”Bir Zini mağdurunu daha yıldızlar alemine uğurluyoruz!”
Türkiye’de Alevilere yönelik yapılan katliamlara eklenen kanlı halklardan biriside Zini Gediği katliamıdır. 6 Ağustos 1938’de köylerinden, tarlalarından ve evlerinden alınan 100 dolayında suçsuz/günahsız insan Erzincan-Ovacık (Dersim) sınırına götürülerek, Zini Gediğinde topluca kurşuna dizilerek katledildiler.
Erzincan’ın Kılıçkaya (eski adı Surbahan), Galolar, Magaçur, Brastik, Balibey, Kismikör köylerinden olan bu masum Alevi insanların mezarları bile yok. Çünkü katledildikten sonra kurda kuşa yem olmak üzere o dağ başında toz ve toprak içerisinde öylece bırakıldılar.
Zini Gediği katliamı yapıldığında, 4 yaşında olan katliamın mağdurlarından Halil Kılıçkaya sürügünde Hakk’a yürüdü. Zini İnisiyatifi, Halil Kılıçkaya‘nı Hakk’a yürümesine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. ‘‘Bir Zini mağdurunu daha yıldızlar alemine uğurluyoruz!‘‘ başlığıyla yapılan yazılı açıklmada, şu ifadelere yer verildi:
‘‘Halil Kılıçkaya, Zini’de babası Mehmet Kılıçkaya kurşunlanarak katledildiğinde henüz 4yaşındaydı.
Zini katliamının ardından babasını yitiren Halil Kılıçkaya ve ailesi sürgüne gönderildi.
Halil Kılıçkaya’nın babasını yitirmesi, sürgüne gönderilmesi yetmemiş olacak ki, kendisine bir darbe daha indirildi ve ailenin parçalanmasına da karar verildi.
Abisi Haydar Kılıçkaya Balıkesir’e bağlı Kertel’e, Annesi ve kardeşleri İsmail ve Mercan’da Sındırgı’ya sürüldü.
Parçalanmış aile, ancak dokuz yıl sonra, yasakların kalkmasıyla, tekrar Kılıçkaya Köyü’nde birleşti.
Babasız olarak hayata devam etmek zorunda bırakılan ailenin, evleri talan edildi. Sunni köyü olan Ekrek’te ki kirvelerinin, komşularının evlerinde yağmalanmış eşyalarını görseler de, hiç bir şey yapamadı.
Zor yılların ardından Halil Kılıçkaya Sivas Yıldızeli Pamukova Köy Enstitüsü’nde okudu ve öğretmen oldu.
Türkiye’nin çeşitli illerinde öğretmenlik yaptıktan sonra, mesleğine 1970 yılından sonra Almanya’da devam etti ve oradan emekli oldu.
Zini’de babası katledilen Halil Kılıçkaya, bir Köy Enstitülü olarak tam bir Cumhuriyet aydınıydı.
Zini Gediği davası, anmaları sürecinde hep bize destek ve moral verdi. Çok aktif olarak sürece katılmamakla birlikte, yaptığımız çalışmalardan hep övgüyle söz etti.
Kılıçkaya Ailesinin ve tüm sevenlerinin başı sağolsun.
Devrin daim olsun Halil Abi.
Baban Mehmet Kılıçkaya’ya ve diğer Zini’de yitirdiklerimize selamımızı götür.
Anıları önünde saygı ile eğildiğimizi ve davalarının peşini bırakmayacağımızı söyle.
Yıldızlar yoldaşın olsun, yattığın yer incitmesin Halil Kılıçkaya.‘‘
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler
