DİN DERSİNDE ZORLAMA OLUR MU?

Anayasa’nın 24. maddesinde “Din kültürü ve ahlâk öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.” denilmektedir. Anayasa’da bu hüküm için bir istisna da öngörülmemiştir. Bu nedenle Türkiye’deki tüm ilk ve ortaöğretim kurumlarında din kültürü ve ahlak öğretimi yapılması zorunludur. Sistem, zorunlu kılsa da meslek büyüğüm, Eğitim Sen Genel Başkanı Sayın Kemal Irmak’a; “Zorunlu din dersleri gerçekten zorunlu mu?” sormak üzere karşınızdayım!
Devlet din ve inanç öğretemez aileler kişiler bir inancı öğrenmek isterlerse bunu devlet kademelerine bildirirler okullarda öğretilmesini isterler. Ancak bu da zorunlu değil seçmeli olabilir.
Sayın Kemal Irmak, Türkiye coğrafyasında birçok ırk, din yaşasa da din dersleri, 1982 yılından bu yana zorunlu olarak veriliyor. Bu eğitim, “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” olarak ilkokul 4. sınıftan lise son sınıfa kadar veriliyor. Ders, haftada 2 saat olarak okutuluyor. Din derslerinin zorunlu olmaya ihtiyacı var mı?
Evet, Türkiye’de 1980 Darbesi sonrasında din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri zorunlu hale getirildi. 4. sınıftan başlayarak lise son sınıfa kadar din kültürü ahlak bilgisi dersi veriliyor. Zorunlu din derslerinin yanında seçmeli din dersleri de zaman içerisinde verilmeye başlandı. Ancak seçmeli gibi görünen bu dersler okul idarelerinin yönlendirmesi başka ders öğretmenlerinin yeterli olmaması ve benzeri sebeplerden dolayı bu seçmeli derslerde zorunlu seçmeli din dersine dönüştü. Din derslerinin devlet tarafından zorunlu hale getirilmesi laik ve bilimsel eğitime aykırı çünkü; “Devletin dini olmaz, devletin herhangi bir inancı olmaz!” İnsanların inancı ya da bir din mensubiyeti olabilir. Din derslerinin zorunlu olması bir ihtiyaçtan değil devletin zorlaması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Devlet din ve inanç öğretemez aileler kişiler bir inancı öğrenmek isterlerse bunu devlet kademelerine bildirirler okullarda öğretilmesini isterler. Ancak bu da zorunlu değil seçmeli olabilir.
Türkiye coğrafyasında Sünniler gibi Aleviler, Ermeniler, Hıristiyanlar ve niceleri yaşıyor. Dolayısıyla, bir çocuğun inanç ve değer eğitimi ailenin dinamiğine göre değişir. Çocuk, belirli bir olgunluğa geldiğinde ise bu konuda kişisel kararını verecektir. Sonuç olarak; ebeveynlerin eğitim ve öğretimde dini ve felsefi inançlarına saygı gösterilmesini isteme hakkı var mı?
İkinci soruya gelince, evet, laik bir ülkede devlet bütün inançlara eşit mesafede olmalıdır. Herhangi bir inancı diğer inançların üstünde hakim kılacak, üstün kılacak bir yaklaşım içinde olunamaz. Ancak bilindiği gibi Türkiye’deki din dersi müfredatı daha çok Hanifi, Sünni mezhebinin inanç ritüellerini içeren bir şekilde düzenlenmiştir. Elbette ki bu doğru değildir ve kabul edilemez, devletin diğer inançlar karşısında anayasa gereği eşit olma ilkesine tamamen aykırıdır.
Müfredatta din dersleri zorunlu iken, Dünyada laik eğitim örnekleri var mı?
Din derslerinin eli de toplumdaki bir inancın görüş ve ritüellerini hakim kılan bir sorunda din eğitimi laikliğe aykırıdır. Bu nedenle dünyada din derslerinin zorunlu olduğu laik bir eğitim örneği yoktur. Burada şu ayrımı ifade etmek gerekir Dinler Tarihi öğreten ülkeler vardır Bütün dinleri bütün inançları onların ritüellerini öğreten ülkeler var. Bunları karıştırmamak lazım Evet dinler tarihini okumak zorunda olabilir Ama o dersin içeriğinde herhangi bir inancın ritüellerini zorunlu kılan uygulamalı yaptıran bir anlayış yoktur ve böyle bildiğim dünyadaki bir eğitim din eğitimi örneği de yoktur.
Zorunlu din dersleri kitabının içeriğini inceleme şansınız oldu mu? Hazırlanan konu başlıkları ile nasıl bir nesil yetiştirilmek isteniyor?
Evet, 4 soruda “Din dersleri kitabının içeriğini inceleme şansınız oldu mu?” sorusu var. Ben bir sınıf öğretmeniyim, bunu doğal olarak yıllarca da bu dersi de mecburen okuttuk. O yüzden din dersi kitabının içindeki müfredatı aşağı yukarı biliyorum. Bu dersin, müfredatın içeriğine bakınca yetiştirilmek istenen nesil; Sünniliğin, Hanefi mezhebi üzerinden inanç tanımlaması yapacak bir nesil yetiştirilmek isteniyor. “Dindar ve Kindar nesil yetiştireceğiz.” diye Cumhurbaşkanı ifade etmişti zaten. Bunu sadece okullarda da yapmıyorlar. Tarikat ve cemaatlerin uzantısı olan eğitim kurumlarında Kur’an kurslarında bu eğitimleri vermeye devam ediyorlar.
Laiklik ilkesine göre din eğitimi, devletin sorumluluğunda olamaz. Devlet, vatandaşlarına din eğitimi vermekle yükümlü değildir. Ancak, zorunlu din dersleri veriliyor. Kamusal, laik ve bilimsel eğitim mümkün mü? Nasıl mümkün olabilir?
Evet, laiklik ilkesine göre devlet herhangi bir din eğitimini herhangi bir inancın ritüellerini zorunlu bir şekilde öğrencilere yurttaşlara öğretemez. Elbette ki vatandaşların inançlarına özgürce yaşayabilme hakkı vardır bu devlet tarafından anayasal güvence altına alınmalıdır ancak kamusal alanda ya da devlet kademelerinde bir inancı o inancın sembolü olan şeylerin kullanılmasını bunların zorunlu hale getirmeyi yapamaz. Yapmamalıdır. Laik kamusal bilimsel eğitim elbette ki mümkündür bunu dünyadaki birçok ülke yapabiliyorsa biz de yapabiliriz bunun yolu da inancın eğitimin herhangi bir kademesinde insanlara zorunlu olarak öğretilmesinden geçmediğini biliyoruz. Kamusallıkta oldukça önemlidir kamusal eğitimi yaralayan şeylerden birisi de eğitimin tarikat ve cemaate açılmasıdır onlara alan açılmasıdır yurt yaptırılması okullar açtırılmasıdır. Birçok ülkede özel okul yok ve eğitim laik ve bilimsel temellerde yürütülüyor. Demek ki bunun olanağı var az da olsa geçmişte bizim ülkemizde de laik bilimsel ve kamusal eğitim çok daha iyi bir şekilde veriliyordu.
Teşekkür ederim.
Kübra Özyurt

Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler