Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

AABK Eşit Başkanı Hüseyin Mat: Suriye Çözümüne Dair

Suriye’de Beşar Esad’ın başında olduğu rejimi devirerek, 1963 yılından beri ülkeyi yöneten Arap Sosyalist Baas Partisi’nin iktidarına son vererek Suriye’de yönetimi ele geçiren Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki cihatçı gruplar üç aylık geçiş hükümeti kurarak, anayasayı ve parlamentoyu bu süre boyunca askıya aldılar.

Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliği altındaki çihatçı grupları Suriye’de yönetimi ele geçirmeleri başata Aleviler olmak üzere değişik inaçlardan ve halklardan oluşan toplumsal kesimler arasında tedirginlik yarattı.

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) Eşit Başkanı Hüseyin Mat, sosyal medya üzerinden yazılı bir açıklama yaparak, Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) öncülüğündeki çihatçı grupların Suriye’de yönetimi ele geçirmelerinden sonra ülkenin içine girdiği “yeniden yapılanma” sürecine ilişkin görüşlerini dile getirdi. Mat, yeni dönemin Aleviler, Kürtler, Araplar, Türkmenler, Asuriler, Ermeniler, Dürziler, Şiiler açısından orataya çıkacak tehlikeli gelişmelere zemin hazırlamayacak bir zemin üzerinden inşa edilmesinin önemine dikkat çekerek, Suriye’deki her toplumsal, inaçal kesimin hak ve özgürlüklerini koruyarak güven içinde yaşayabilecekleri bir düzenin kurulmasının en doğru seçenek olduğuna vurgu yaptı.

Başkan Hüseyin Mat, sosyal medya üzerinden paylaştığı yazısında, Suriye’de yaşanan rejim değişikliğinin ardından ülkenin mezhepsel ve etnik bir çatışmamanın içine sürüklenmemesi için Alevilerin, Kürtlerin, Arapların, Türkmenlerin, Asurilerin, Ermenilerin, Dürzilerin ve Şiilerin eşit haklar temelinde ve barış içinde bir arada yaşayabilecekleri bir rejimin hangi ilkeler üzerine inşa edilmesine ilişkin görüş ve düşüncelerini şu ifadeleri kullanrak dile getirdi:

”Haritaların yeniden çizildiği, demokrasinin yeniden tanımlandığı ve özgürlüklerin sınırlarının belirlendiği bir Suriye’de şu ilkeler önceliklendirilmelidir:

Öncelikle (Acil), mezhepsel ve etnik katliamların yaşanmaması için acil, kapsamlı çözümler üretilmeli ve etkili tedbirler alınmalıdır. Daha sonra sırasıyla…

1. Din ve İnanç Gruplarının Hakları:

Başta Aleviler olmak üzere, Suriye’de yaşayan tüm din ve inanç gruplarının yaşam hakkı ve ibadet özgürlüğü güvence altına alınmalıdır.

İnançlara saygılı bir devlet yapısı kurulmalı, din ve vicdan özgürlüğü anayasal koruma altına alınmalıdır.

2. Etnik Çeşitliliğin Tanınması:

Başta Kürtler olmak üzere, Araplar, Türkmenler, Asuriler, Ermeniler ve diğer tüm etnik grupların kimliklerini özgürce ifade etme, kendi dillerini konuşma ve kültürlerini yaşatma hakları sağlanmalıdır.

Etnik grupların temsil hakları, merkezi ve yerel yönetim yapılarında adil bir şekilde dağıtılmalıdır.

3. Laiklik ve Seküler Yaşamın Korunması:

Laik ve seküler yaşam alanlarına sahip tüm bireyler ve azınlıkların hakları anayasal olarak güvence altına alınmalıdır.

Kadın-erkek eşitliği ve bireysel özgürlükler, sosyal hayatın temel taşı olmalıdır.

4. Uluslararası Destek ve Güvence:

Bu çözüm sürecinin ve Suriye’nin gelecekteki barışçıl yapısının sürdürülebilirliği için Birleşmiş Milletler, NATO ve Avrupa Birliği gibi uluslararası aktörler sürecin garantörü olmalıdır.

Garantörlük sadece askeri veya diplomatik değil, ekonomik kalkınmayı ve toplumsal barışı destekleyecek mekanizmalarla da sağlanmalıdır.

5. Yeniden Yapılanma ve Adalet:

Suriye’nin yeniden yapılanmasında tüm tarafların eşit katılımı sağlanmalı, özellikle savaş mağdurlarına yönelik adalet mekanizmaları oluşturulmalıdır.

Savaş suçlarının yargılanması için uluslararası hukuk temelinde bir adalet sistemi devreye sokulmalıdır.

6. Bölgesel İş Birliği:

Suriye’nin istikrarı için komşu ülkelerle iş birliği artırılmalı, mülteci krizi ve sınır güvenliği gibi konularda ortak çözümler geliştirilmelidir.

Amaç: Tüm inanç, etnik ve sosyal grupların bir arada, eşitlik temelinde yaşadığı; insan haklarına saygılı, demokratik, laik ve barışçıl bir Suriye’nin inşasıdır.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir