Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

Suçlu aranıyor !

-Metin Arslan-

Bütün diller kutsaldır ve bir insanın ana dilini konuşması ve o dilde selamlama yapması onun en doğal hakkıdır!!!

Eğer kardeş dediklerimiz, düğünlerinde neşelerine ortak olduklarımız,

acılarında kederlerini paylaştıklarımız, cemlerde çarkı pervaz olup cem birlediklerimiz, benim, senin, onun veya onların, konuştukları iki kelimelik farklı bir dile tahammülü yoksa, vede rahatsızlık duyuluyorsa, orada bastırılan bir ötekileştirme var, yok sayma var, dahada ötesi, asimilasyon var !

Zazaca, Kırmanci dili Unesco tarafından yok olmak ile karşı karşıya kalan diller arasında bulunmaktadır!! Neden…

Nedenini şimdi daha iyi anlıyorum.

Genel kurulun açılış konuşmasında Türkçe’nin yanısıra Ana dilimizde bir selamlamayı veya cemde sadece “bir gülbengi, klamı” bile ayrıştırıcı olarak görenlerin dolaylı baskısı bunun başta gelen sebeplerinden biridir.

Dilimizi bilmiyoruz, çünkü konuşturmamışlar.

Dostlarımız, Kızılbaş kardeşlerimiz bile iki kelimeye tahammülleri olmadığını gösteriyorlarsa ve hemen kürtçülüğe, yöreceliğe bağlıyorlarsa, ne diyelim…

Buna bir çok kez şahit oldum.

Başta genelde Türkçe yürütülen cemlerde, arada bir Kürtçe veya Zazaca gülbeng, klam söylendiğinde mırıldanmalardan biliyorum, birde geçen hafta sonu genel kurulda yapılan açılış konuşması sonrasındaki FB’de yapılan paylaşım ve söylemlerde bunu yine açık ve net görüyoruz.

Unutmayın bütün, ama bütün diller kutsal ve değerlidir.

72 millet eşit dersiniz ama kardeş gördüğünüzün dilinden rahatsız olursunuz. Bu ne biçim bir akıl tutulması!

Korkmayın empati kurun ve farklı dillerde, özelliklede kardeşlerinizin dilinde iki kelimede siz öğrenin ve toplumu selamlayın.

Birde AABF Olağan Seçimli Genel Kurulu sonucu için şunu söylemeden geçemeyeceğim…

Uyuşmayan, zıt kutuplar arasındaki ittifaklardan başarısızlık söz konusu olduğunda suçlu aranır. Suçlu şimdi yörecilik yapan, ittifakın içinde yer alan Kürtler vede ittifakı desteklemeyen 2018 den kalma Ali’siz Aleviler vs..

Siz sakın ha kendinizi yoklamayın..

-Biz değişim derken siz desteklemeyin, köstek olun ..

-Bir gün verilen sözün, sonraki gün tersini yapın…

-Genel kurullarda yapılanları, söylenenleri görmezden gelin …

(Divan -Disiplin)

-Sayfalarınızda hakkımızda yapılan hakkaniyetsiz söylemlere beğeni atın ve sonrada inanmadığımız, güven vermeyen, olmadık ve zıt ittifaklara girişin ve sonrasında destek vermediğimiz için bizi suçlayın.

Herkesin aklı ve kendi özgür iradesi var değil mi!

Şimdi soruyorum ..

Sizlere söz verenmi oldu? Hayır

Bize danıştınız mı ? Hayır

Bir çok alanda düşünce ve bakışımız veya “siz ittifak edenlerinki” uyuşuyor mu? Hayır..

Destek istenildiğinde düşüncelerimizi açık ve net belirttik mi? Evet

Bu yukarıda saydığım nedenlerden dolayı destek vermedik.

İyi ki de vermemişiz…

Verseydik kendimiz ile çelişirdik.

Çünkü artık hepimiz bir birimizi tanıyoruz ve geleceğimizide az biraz görebiliyoruz.

Kurumumuz içinde olup bitenden yukarıdan aşağıya belki hepimiz hatalıyız. Kimisi az, kimisi çok… Ama divan, kimi zaman yönetim, disiplin ve özellikle dedeler taraf olmakla biraz daha çok!! Bu nedenle toparlamak ve barış ortamı sağlamakta yukarıdan aşağıya yine hepimizin çabasını ister.

Birde…

Unutmayın Dünya’da en büyük düşman kin ve intikamdır!

Sadece birilerine kızgın ve kırgın olduğumuz için, düşüncelerimizle uyuşmayan bir ittifakı desteklemek ne kadar doğru?

Bizlere zamanında yapılan bütün yanlışlara rağmen, biz yanlışa yanlış ile cevap vermedik ve vermeyeceğizde.

Arkamızdan hakkımızda atan tutan, çok ve boş konuşan, yazan bazı densizlerede tekrar hatırlatıyorum..

Doğrular bizim doğrularımızdır!

Sizde kendi bildiğiniz doğrulardan şaşmayın ve bizlerle uğraşmayın!

Hiçbir beklenti ve çıkarı olmadan, doğru bildiklerinin arkasında durabilene aşk olsun.

Ne günlere kaldık..

Aşk ile…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir